Türkiye Ekonomisi

Dünya Ekonomisi

Osmanlı Ekonomisi

Finansal Ekonomi

İşletme Ekonomisi

Hizmet Ekonomisi

Kalkınma Ekonomisi

Tarım Ekonomisi

Borsa ve Yatırım

Ekonomi Sözlüğü

Ekonomi Ders Notları

Ekonomi Düşünürleri

Genel Ekonomi Soruları

Özel İstatistik Arşivi

Özel İktisat Konuları

Açık Öğretim İktisat

Ekonomi Kurumları

Kamu Yönetimi

Kamu (Devlet) Maliyesi

Sigortacılık Konuları

Türkiye İktisat Tarihi

Yeraltı Ekonomisi

Kredi Kartı Piyasası

Gelişmekte Olan Ülkeler

Finansal Piyasalar

Kent Ekonomisi

Liberalizm

Forex Piyasaları

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

Ekonomik Büyüme

Üretim Fonksiyonu ve Büyümenin Kaynakları

Üretim Fonksiyonu : iki girdi kullanarak (sermaye ve emek) elde edilen toplam hasılayı göz önüne alalım. Buna göre üretim forksiyonunu

Y=F(K,L,T)

biçiminde yazabiliriz. Burada Y toplam hasıla, K sermaye stoku (eko­nomideki tüm makinelerin ve teçhizatın, fabrika binalarının ve konutların toplamını içermektedir) ve L de çalışanların sayısıdır. T ise üretim teknoloji­sinin durumunu göstermektedir.

Teknoloji ile anlatılmak istenen, dar anlamda ekonomide üretilebilecek ürünlerin yanında bunları üretmek için kullanılabilecek üretim yöntemlerindir. Geniş anlamda teknolojik durumu değerlendirdiğimizde; bir ekonomide ne kadar üretimin gerçekleştirileceği firmaların ne kadar iyi işlediğine, piyasala­rın davranışlarına ve organizasyonlarına, hukuk sistemine ve bunun uygulan­masını, politik çerçeveye ve benzeri faktörlere bağlı olarak düşünebiliriz. 

Büyümenin Kaynakları : Ekonominin sermaye ve işgücü miktarın­dan oluşan üretim faktörleri stokundaki artışlar ile teknolojideki gelişmeler büyümenin kaynaklarıdır. 

1- Sermaye Birikimi Sermayenin marjinal ürünü (MPK) :Sermayedeki bir birimlik değişmenin hasıla miktarına yol açtığı değişme miktarıdır. Eğer sermaye miktan AK kadar artarsa hasıla (Y) yaklaşık olarak

MPK x AK kadar artacaktır:    AY = MPK x AK 

Örnek: Sermaye stokunda 200 birimlik bir artış, sermayenin marjinal ürünü 0.50 iken hasılada 100 birimlik artış sağlayacaktır. 2- İşgücünde Artış AY = MPL x AL

MPL emeğin marjinal ürünü olup, emekteki bir birimlik değişmenin hası­lada yol açtığı değişme miktarını ifade etmektedir.

Örnek: MPL 6 iken, işgücündeki 20 birimlik bir artış hasılada yaklaşık olarak 120 birimlik artışa yol açacaktır. 

SOLOW  BÜYÜME  MODELİ 

Robert Solow'un geliştirdiği sermaye birikimi, tasarruf ve ekonomik büyüme arasındaki ilişkileri inceler.

Hasıla ve Sermaye Arasındaki Etkileşim

Ekonomideki sermaye miktarı üretilebilecek hasılanın düzeyini belirler. Hasıla düzeyi de sırası ile tasarrufun ve yatırımın düzeyini belirler. Böylece ne kadar sermaye birikimi olacağı belirlenir.

Durağan Durumda  Sermaye   ve Hasıla Düzeyleri

İşçi başına hasıla ve sermayenin artık değişmeyeceği durum ekono­minin durağan durumu olarak tanımlanır. Durağan durumda işçi başına sermayedeki (ve hasıladaki) değişme sıfırdır.

Solow'un büyüme modelinin merkezinde durağan büyüme modeli var­dır. Bu kavram ekonominin istikrarlı bir büyüme trendinin olduğunu ortaya koymaktadır. Ekonomi geçici olarak bu trendden sapsa da uzun dönemde ekonomiyi trende döndürecek kuvvetler vardır.

Nüfus Artışının Sonuçları

Nüfus Artışının Durağan Duruma Etkisi: Nüfus artışının etkisi aynen ser­mayenin amortismanı gibi kişi başına ya da işçi başına sermaye stokunu ve işçi başına hasılayı azaltmak yönündedir.

Nüfus Artış Hızında Bir Yükselmenin Etkileri: Nüfus artışındaki bir hızlanma ekonominin toplam hasılasının eskisinden daha yüksek bir oranda büyümesini sağlarken, kişi başına hasılayı, düşük bir düzeye indir­mektedir

Teknolojik İlerlemenin Sonuçları

Teknolojik ilerlemeyi İçeren İşçi Başına Üretim Foksiyonu

Hasıla iki faktör tarafından üretildiğini düşünebiliriz:Bir yanda sermaye öte yanda etkin işgücü (L x T) dir. 

Teknolojik  İlerlemenin Valığında Durağan Durum  Dengesi

Durağan durumda, işçi başına hasıla tekonlojik ilerleme oranında büyü­mektedir.

Durağan durumda hasıla, sermaye ve etkin emek hep birlikte aynı (n+f) oranında büyüdüğü için, bu ekonominin durağan durumu aynı zamanda dengeli büyüme durumu olarak da isimlendirilir. 

Tasarruf Oranı ve Altın Kural 

Tasarruf oranının sıfıra eşit olduğu bir ekonomide sermaye sıfırdır. Bu durumda hasıla ve tüketim de sıfırdır. Böylece tasarruf oranının sıfır olması uzun dönemde sıfır tüketimi ifade eder.

Tasarruf oranının 1 'e eşit olması uzun dönemde sıfır tüketimi ifade eder.

Tüketimi en büyük miktarına ulaştıran tasarruf oranının 0 ile 1 arasında bir değerinin olması gerektiğidir.Tasarruf oranının bu değeri aşması halinde tüketim sadece kısa dönemde değil uzun dönemde de azalır, Bunun nede­ni; tasarruf oranı arttıkça artan sermayenin hasılada giderek azalan bir artı­şa yol açması, buna karşılık hasılanın giderek daha fazla bir kısmının serma­yedeki yıpranmaları karşılamaya ayrılmasıdır. Tasarruf oranının bu kritik değeri ile ilişkili sermaye düzeyi sermayenin altın kural düzeyi olarak adlandırılır. Bu, uzun dönem tüketiminin maksimize edildiği düzeydir. 

FİZİKSEL SERMAYEYE KARŞI BEŞERİ SERMAYE VE ENDOJEN BÜYÜME 

Ekonomide çalışanların sahip oldukları ve ekonomistlerin insan serma­yesi ya da beşeri sermaye olarak adlandırdıkları bir tür sermayedir. 

Üretim fonksiyonunun Genişletilmesi 

Beşeri sermayeyi hesaba katarak analizimizi genişletmenin en doğal yolu işçi başına üretim fonksiyonunu Y/L = f(K/L, H/L) dir.

Şimdi işçi başına hâsıla düzeyi hem işçi başına fiziksel sermayeye (K/L), hem de işçi başına beşeri sermaye düzeyine (H/L) bağlıdır. Daha önceden de belirtildiği gibi işçi başına sermayedeki artış işçi başına hâsılada artışı sağlamaktadır. Yine ortalama beceri (hüner) düzeyindeki bir artış da işçibaşına daha fazla hâsılanın üretilmesini sağlar. Daha kalifiye işçiler karmaşık makineleri ve araçları kullanabilir, beklenmedik güçlükleri aşabilirler ve yeni görevlere çok çabuk uyum sağlayabilirler. Tüm bunlar işçi başına hâsıla artış yaratan unsurlardır. 

Beşeri Sermaye, Fiziksel Sermaye ve Hâsıla Emek başına hâsılanın yaklaşık bir şekilde ekonomideki fiziksel serma­yenin ve beşeri sermayenin miktarına bağlı olduğu ifade edilmektedir. Daha fazla tasarruf yapan ülkeler ve / veya eğitime fazla harcama yapanlar işçi başına hâsılanın önemli ölçüde daha yüksek olduğu durağan durum düzeylerine ulaşabilirler. 

Endojen (İçsel) Büyüme 

Robert Lucas ve Paul Romer'in önderliğinde araştırmacılar fiziksel ve beşeri sermaye biriminin kombinasyonu (birlikteliği) ekonomik büyümeyi sürdürmek için gerçekte yeterli olabiliceği olasılığını açıklamışlardır.

Bu araştırmacıların açıklamış olduğu modeller endojen (içsel) büyü­me modelleri olarak adlandırılır. Solow modelinin aksine bu modellerde büyüme uzun dönemde bile tasarruf oranı ve eğitime yapılan harcama oranı gibi çeşitli değişkenlere bağlı olduğunu belirtilmektedir.

TEKNOLOJİK İLERLEMENİN BELİRLEYİCİLERİ 

Teknolojik ilerleme denilince, mikroçiplerin keşfedilmesi, DNA yapıları­nın bulunması gibi büyük buluşlar insan aklına gelmektedir. Teknolojik iler­leme daha çok monoton (sıkıcı) süreçler sonucu sağlanmıştır ve firmaların AR - GE (araştırma - geliştirme) faaliyetlerinin sonucudur.  

AR - GE Harcamaları Kararları 

Firmaların yeni makineler alma nedeni, ya da yeni fabrika inşa etme ne­deni aynen firmanın AR - GE için harcama yapma nedenidir, yani beklenen kârını arttırmaktır.

Bir firmanın kendi fikirlerini başkalarının kendilerine mal edecekleri ko­nusunda ne derece endişe duyacağı büyük ölçüde yeni bir teknolojik buluş için yasal korumaya bağlıdır. Yasal koruma yoksa, yeni bir ürün geliştirme­den elde edilecek beklenen kârın düşük olması olasıdır.

Patent yeni ürün geliştiren (genelde yeni bir teknik ve araç) firmaya be­lirli bir süre için başkalarının bu yeni ürünü üretmede kullanamama hakkini sağlamaktadır. Ancak patent yasalarının varlığında bile, koruma bütünüyle sağlanamamaktadır.

AR - GE Harcamaları ve Teknolojik İlerleme 

AR - GE düzeyini ve teknolojik ilerleme oranını araştırmanın verimli­liği ve araştırma sonuçlarının uygulanabilirliği belirler. Teknolojik ilerlemenin az olduğu ülkelerde genelde zayıf patent koruması vardır. Fakir ülkeler yeni teknolojilerin üreticisi olmaktan ziyade bunun kullanıcısıdırlar. Teknolojik ilerlemelerin çoğu fakir ülke içindeki buluşlardan değil, daha zi­yade yabancı teknolojilerin adapte edilmesinden gelmektedir,

DENEME SORULARI 

1.   Kullanılan emek ve sermaye gibi girdilerin miktarı ile bu girdilerle üretilebilecek maksimum miktarı arasındaki ilişkiye ne ad verilir?
A) Tüketim Fonksiyonu B) Üretim Fonksiyonu C) Yatırım Fonksiyonu D) Girdi Fonksiyonu E) Teknolojik Fonksiyon 

2.   Sermayedeki bir birimlik değişmenin hasıla miktarında yol açtığı değişme miktarına ne ad verilir?
A) Sermaye B) Ürün Geliri C) Sermayenin marjinal ürünü D) Girdinin marjinal verimi E) Girdinin marjinal külfeti  

3.    AT/T terimi neyi ifade etmektedir?
A) Solow artığı                   B) Lukas çarpanı C) Laspeyres çarpanı      D) Süper çarpan E) Gini çarpanı 

4.   İşçi başına hasıla ve sermayenin artık değişmediği duruma ne ad verilir?
A) Enflasyon vergisi B) Konjonktür C) Ekonominin durağan durumu D) Ekonominin canlanma durumu E) Depresyon 

5.   Solow'un büyüme modelinin merkezinde aşağıdaki kavramlardan hangisi vardır?
A) Durağan Durum           B) Dalgalanma C) Depresyon                   D) Resesyon E) Devalüasyon 

6.   Robert Lucas ve Paul Romer'in ekonomik büyümeyi sürdür­mesi için aşağıdakilerden hangisi yeterlidir?
A)  Beşeri ve fiziksel sermayenin birlikteliği B) AR - GE faaliyeti yüksekliği C) Teknolojik devinim
D)  Enflasyon vergisi yüksekliği E) Kredi Limitinin yüksekliği 

7.   Sermaye stoğunda 200 birimlik bir artış sermayenin marjinal ürünü 0.25 iken hasılada kaç birimlik artış sağlanır?A) 50                6)75               C)100           D) 220                  E) 250 

8.   Türkiye ekonomisinin en hızlı büyüdüğü dönem aşağıdakilerden hangisidir?
A) Atatürk dönemi       B) İnönü dönemi C) Bayar dönemi          D) ikinci Dünya Savaşı dönemi E) Özal dönemi 

9.   Türkiye büyüme oranı açısından aşağıdaki grublardan hangisine dahildir?
A) Düşük gelirli ülkeler               B) Düşük orta gelirli ülkeler C) Üst orta gelirli ülkeler             D) Yüksek orta gelirli ülkeler
E) Yüksek gelirli ülkeler 

10. Emek miktarındaki 20 birimlik artış, emeğin marjinal ürünü 10 iken, marjinal hasılada ne kadarlık artışa yol açar?
A) 200                          B) 250                          C) 300  D) 350                          E) 400
 

YANITLAR:    1-B  2-C   3-A    4-C   5-A   6-A  7-A  8-A   9-C   10-A

 

Anasayfa - İktisat - Makale - Ekonomi - Borsa - İstatistik - Türkiye Ekonomisi - Ekonomi Sözlüğü

Sağlık Bilgileri